RUMELİ BALKAN DERNEKLERİ FEDERASYONU
İpek Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bestami Bilgiç, Yunan Parlamentosu’nda kabul edilen 'Irkçılığın cezalandırılması'na ilişkin yasal düzenlemenin Türkiye ve Yunanistan’da yaşayan Türkler aleyhine sonuçlar doğurmasıBilgiç: Yunan Parlamentosunda Kabul Edilen Düzenleme, Yunanistan'da Yaşayan Türkler Aleyhine Sonuçlar Doğurabilir İpek Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bestami Bilgiç, Yunan Parlamentosu’nda kabul edilen 'Irkçılığın cezalandırılması'na ilişkin yasal düzenlemenin Türkiye ve Yunanistan’da yaşayan Türkler aleyhine sonuçlar doğurmasının kuvvetle muhtemel olduğunu söyledi. İpek Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bestami Bilgiç, Yunan Parlamentosu’nda kabul edilen 'Irkçılığın cezalandırılması'na ilişkin yasal düzenlemenin Türkiye ve Yunanistan’da yaşayan Türkler aleyhine sonuçlar doğurmasının kuvvetle muhtemel olduğunu söyledi. Doç. Dr. Bestami Bilgiç, Yunan Parlamentosu’nda kabul edilen 'Irkçılığın cezalandırılmasına ilişkin yasal düzenlemesiyle' ilgili değerlendirmede bulundu. Bilgiç, yasanın ikinci kısmının daha dikkatli incelenmesi gerektiğini söyleyerek "Yasanın ikinci kısmı özellikle Batı Trakya Türklerini zor durumda bırakabilir." dedi. Türk-Yunan ilişkileri üzerine araştırmalar yapan Doç. Dr. Bilgiç şunları söyledi: "Bu yasa 2 kısımdan oluşmaktadır. Birinci kısımda Türk Dışişleri Bakanlığı’nın da değerlendirmelerde bulunduğu ırkçılıkla mücadele kısmı yer almaktadır. Yunanistan’da Altın Şafak Hareketi bağlamında yükselen ırkçılığın cezalandırılmasına yönelik alınan bu karar aslında zaten uluslararası hukukun yasakladığı ırkçılıkla mücadele konusunda Yunanistan’ın bir daha bir irade gösterme çabasıdır. Yasanın bir de Yunanistan’da özellikle sol çevrelerin de karşı çıktığı ikinci kısmı vardır ki; bu Türkiye’yi belki de daha yakından ilgilendirmektedir. İkinci kısımda, Yunan Parlamentosu’nun kabul ettiği (sözde) soykırımların inkarını ya da reddini suç sayan düzenleme yer almaktadır. Yunan Parlamentosu’nun Türkiye’yi ilgilendiren üç (sözde) soykırımı kabul etmiştir. Bunlar; Pontus, Anadolu Rumları ve Ermeni sözde soykırımlarıdır. Bu sözde soykırımların tanınması konusunda kampanya yapan çevreler fail olarak Türkiye’yi göstermekte ve Türkiye’nin özür dilemesini ve tazminat ödemesini talep etmektedirler. Ayrıca, yasanın ikinci kısmı sadece Türkiye’yi değil Yunanistan’da yaşayan Batı Trakya Türkleri’ni de yakından ilgilendiriyor. Bu kararın, Türkiye ve Yunanistan’da yaşayan Türkler aleyhine sonuçlar doğurması kuvvetle muhtemeldir. İlk bakışta, yasanın birinci kısmının Batı Trakya Türklerinin ırkçılıktan korunmasını sağlayacağı akla gelebilir. Ama zaten ırkçılık uluslararası hukukça yasaklanmıştır. Dolayısıyla bu yasanın Batı Trakya Türklerine nasıl ekstra bir koruma getireceği tartışmalıdır. Ancak Ermenistan’ın da Yunanistan’ı tebrik etmesine vesile olan yasanın ikinci kısmından dolayı Batı Trakya Türkleri bazı zor durumlarla karşılaşabilirler. Herhangi bir Batı Trakya Türk’ü bundan böyle Pontus soykırımı ya da Anadolu Rumları soykırımı diye bir şeyi kabul etmediği için suçlu durumuna düşürülebilecektir. Dolayısıyla Türkiye’nin yasanın ikinci maddesi konusunda daha dikkatli olması gerekir diye düşünüyorum." (Cihan) |
881 kez okundu |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |