• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • https://twitter.com/rumelibalkanfed

                      
RUMELİ BALKAN DERNEKLERİ FEDERASYONU

Süheyl ÇOBANOĞLU
suheylc@yahoo.com
ÇİZMEMİ ÇIKARAYIM MI, SEDYE KİRLENMESİN...
20/05/2014
ÇİZMEMİ ÇIKARAYIM MI, SEDYE KİRLENMESİN...

Manisa'nın Soma ilçesindeki kömür ocağında meydana gelen trajik kaza sonucu, yüzlerce işçimizin kaybetmenin acısı yüreklerimizi dağladı ve Türk Milletini yasa boğdu. Sağ kurtulan yaralı bir işçinin "ÇİZMELERİMİ ÇIKARAYIM MI, SEDYE KİRLENMESİN" demesi ise televizyon başında bizleri ağlatırken, insanımızın ne kadar temiz kalpli ve yücegönüllü olduğunu bir kez daha dünyaya haykırıyordu. Sevgili kardeşim sıkma canını, senin çizmen kömür karası ama bazılarınınki vicdan karası.

Tarihimizin en trajik maden kazasıyla karşı karşıya olduğumuz anlaşılıyor. Başbakan Erdoğan, bu tür kazalar her yerde oldu diyerek örnekler veriyor; "1862 yılında İngiltere'de madende göçük. 204 kişi ölmüş. 1866'da grizu ve kömür tozu patlaması sonucu 361 kişi ölmüş, Belçika'da 1877'de metan gazı patlaması, 120 ölü. İngiltere'de 1894 yılında kömür ocağında patlama 290 ölü. Hindistan'da 1965 yılında grizu patlaması 375 ölü. Bakın ABD'nin teknolojisi ve her şeyi ile 1907 yılında grizu patlamasında 361 ölü..."

2014 yılındayız, 100-150 sene öncesine göre kıyaslama yapılırmı, halkla alay mı ediyorsunuz? O tarihlerden bu yana geçen 100 yıl içinde Avrupa ve gelişmiş ülkelerde hiç böyle kayıplar verilmiş mi, onu görmek lazım. "Bu mesleğin kaderinde var" denilerek bu faciada hükümetin, yönetimin sorumluluğu olmadığını iddia edilemez, "takdir-i ilahi" deyip geçilemez.

Somadaki ölümlerin bilinmeyen bir neden ya da trafonun patlamasından doğmadığı, ocakta "kızışma" dedikleri olay nedeniyle karbon monoksitin yükseldiği, ocağın alev aldığı ve çalışanların alev duvarının ardında kaldığı, alevlerin madendeki oksijeni yutması nedeniyle öldükleri iddia ediliyor. Temiz hava borularını delip emenler ve ocağın kapısına yakın mesafede olanlar kurtulmuş. "kaçış odalarının" olmadığı iddia edilerek, olsaydı bütün işçilerin kurtulacağı da iddialar arasında.

CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel, "Soma'da işçiler ölmesin. Bir Meclis Araştırma Komisyonu kuralım. Soma'yı didik didik inceleyelim!" diyerek TBMM'de konuşma yapmış ve önerge vermişler. Malesef, önerge AKP milletvekillerinin oylarıyla reddedilmiş ve konu kapatılmış olmasaydı belki bugün bu acı yaşanmıyabilirdi. Mısır'da ölen bir kız için televizyonda ağlarken, kendi ülkemizde yüzlerce insanın vefat ettiği maden faciasına kader deyip geçiştirilmesini kabul etmek mümkün değil. Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı'nın (TEPAV), 2010 tarihli raporu. Rapora göre, milyon ton taş kömürü üretimi başına can kayıpları karşılaştırıldığında, 2008 yılında bu sayı, büyük üreticiler olan ABD'de 0,02; Çin'de 1,27 iken Türkiye'de 7,22! Yani, insanlarının canına hemen hiç kıymet vermeyen, işçi haklarının en sınırlı olduğu sanayi ülkelerinin başında gelen, tek-parti yönetimi altındaki Çin'in bile 5 katı!!!

Neredeyse her evden bir cenazenin olduğu Soma'da, Başbakanlık özel kalem müdür yardımcısı YUSUF YERKEL'in, özel harekat polislerinin yere yatırdığı genc bir vatandaşı tekmelemesi ise acılı insanımızı bir kez daha yaraladı. Yerkel'in suratındaki kin ve nefretin izah edilebilecek hiçbir yönü yok. Sen kimsin, hem de polisin elindeki bir vatandaşı ne hakla tekmeliyorsun??? Yokmudur bunun hesabını soracak bir yetkili?

O yetmezmiş gibi, Başbakan'ın bir vatandaşı tartaklayıp, tokatlaması da hafızalardan silinmeyecek. Nasıl devlet adamlığı bu? Oysa ki devlet adamlarımıza ibret olması gereken Osmanlı devletinin kurucusu ve damadı osman gazi´ye ŞEYH Edebali'nin vasiyeti herkes için muhteşem bir rehber.
 
"Ey Oğul! Beysin! Bundan sonra öfke bize; uysallık sana... Güceniklik bize; gönül almak sana.. Suçlamak bize; katlanmak sana.. Acizlik bize, yanılgı bize; hoş görmek sana.. Geçimsizlikler, çatışmalar, uyumsuzluklar, anlaşmazlıklar bize; adalet sana.. Kötü göz, şom ağız, haksız yorum bize; bağışlama sana... Bundan sonra bölmek bize; bütünlemek sana.. Üşengeçlik bize; uyarmak, gayretlendirmek, şekillendirmek sana... Oğul! Güçlü, kuvvetli, akıllı ve kelamlısın. Ama bunları nerede ve nasıl kullanacağını bilmezsen sabah rüzgarlarında savrulur gidersin.. Öfken ve nefsin bir olup aklını mağlup eder. Bunun için daima sabırlı, sebatkar ve iradene sahip olasın!!!

Anlayana...

Son söz ise bu sabah facebook'taydı; "Dinsiz komünist Küba'da ve sosyalist Venezuela'da yas ilan edilmiş ama Müslüman Arabistan, Mısır ve diğer müslüman kardeşlerimiz nerede diyordu!!!

Süheyl ÇOBANOĞLU
RUBASAM Bşk.V.


1587 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

KADIN OLMAK ZOR - 08/03/2016
KADIN OLMAK ZOR
Al Sana Soykırım - 01/03/2016
Al Sana Soykırım
6-7 Eylül'ü biliriz de 29 OCAK'ı Neden Bilmeyiz - 29/01/2016
6-7 Eylül'ü biliriz de 29 OCAK'ı Neden Bilmeyiz
KOPMAYACAĞIZ - 26/01/2016
KOPMAYACAĞIZ
İSLAMI KUŞATAN FİTNE - 14/01/2016
İSLAMI KUŞATAN FİTNE
DERDİNİZ NE ??? - 24/09/2015
DERDİNİZ NE ???
HANİ KARDEŞTİK !!! - 14/09/2015
HANİ KARDEŞTİK !!!
MEDENİYET DEDİĞİN... - 14/09/2015
MEDENİYET DEDİĞİN...
TOK, AÇIN HALİNDEN ANLAMAZMIŞ - 30/08/2015
TOK, AÇIN HALİNDEN ANLAMAZMIŞ
 Devamı